Ömür...
Has kullar “HER ŞEYE ADINLA BAŞLAR"/Gönüller huşuda, secdede başlar/Sefere çıkarsa eriyle başlar/Sonunda zaferi bildik efendim... “HAZAN”la “GÜLSEM” iki dâvâdır/ “SÎNEDKİ CEVHER” derde devâdır/ "MEDENİYET MİMARLARI" nevâdır/ Tarihten örnekler aldık efendim... “KRİSTAL KELEBEKLER” bir mevâdır/ "GÜL Ü HEZÂR" dilden dile livâdır/ ŞEHİR ŞEHİR YÂR var hem de divâdır Hayatı sekize böldük efendim...

Özünü koruyan şehir; SAFRANBOLU

Zamanın durduğuna şahit olmak mı istiyorsun? Safranbolu’ya gelmelisin. Adını, bölgede yetişen ve nadir bir bitki olan safrandan alan bu kent 5000 yıllık tarihi ile zamanı sinesinde durduran bir kimliğe sahiptir.

     Birbirinden çarpıcı ahşap konakları ile Anadolu’nun içinde bir yıldızdır adeta. Yüzyıllara meydan okuyan tarihi dokusu ve buram buram tarih kokan mekânları ile vefanın sembolleştiği bir mekândır Safranbolu. Konaklardaki eşyalardan dinlemeli öyküleri insan ve kaybolmalı tarihin sayfaları arasında. Zamanın meşguliyetlerinden sıkılan insanın ruhunu dinlendireceği bir yerdir burası. Geçmişi geleceğe taşıyan bir köprü olan bu şehrin mimarisinde estetik ve sanatın muhteşem dansını görürsünüz. Betonlaşmış şehirlere inat, toprakla insanın birlikteliğinden doğan huzuru yakalarsınız. Gösterişli konaklarda sadeliği hisseder, gizemiyle kendinizden geçersiniz. İnsan ve doğa ilişkileri düzenli ve dengelidir. Çevreye ve komşuya saygının timsalidir evleri. Hiç biri diğerinin görüşünü engellemez.

     Çiçek açmış dik ve uzun pencereleriyle karşılar sizi Safranbolu’da Osmanlı mimarisini yansıtan konaklar. Nakış işlenmiş perdeleri ile göz kırpar size pencereler meltemli günlerde. Her gelenin elini öper kapı tokmakları. Evin küçük çocukları gibi ilk karşılayan onlardır misafirleri. Siz onların fiziki yapısını korudukça, onlar da bin yıllık bir tarihi saklarlar sinelerinde ve kondururlar onu avuçlarınıza. Şehri kucaklayıp sararsınız Hıdırlık Tepesinde. Nazlı bir gelin edasıyla karşınızdadır şehir. Açık namazgâhtır burası. I. İbrahim’in hatırasıdır Cinci Han. Şehrin ekonomik ve sosyal hayatı duvarlarında gizlenmiş. Köprülü Mehmet Paşa Camii ve Külliyesi gibi irili ufaklı her köşede tarihe tanıklık yapan onurlu duruşlarıyla karşılar sizi camileri. Yemeniciler Çarşısı renkleri, desenleri ve hayatları yansıtır tarihten. Kahve kokar duvarları. Nice sırlar saklıdır taş döşeli dar sokaklarında. Hayatı ve tarihi doya doya yaşadığınız gibi, susuzluğu yudum yudum içersiniz çeşmelerinden. Zamanı ölçmek için gölgelerle zamanı belirleyen Güneş Saati bekler sizi. Medeniyet nişanesi suyu medeni insanlar şehrine özenle taşıyan İnce Kaya Su Kemeri, şimdilerde yorgunluğunu atarcasına doğa harikası Tokatlı Kanyonu’nun iki yakasına hamak misali keyifle asılı duruyor. Su sesleri kuş seslerine karışır durur. Kristal Terastan seyredersiniz bu gururlu duruşu. El sanatlarının duvarlarını süslediği Bakırcılar Çarşısı alın terlerini saklar raflarının arasında. Çekiç sesleri arasında yürürsünüz emek kokan çarşıda. Örfi ticaret devam eder Manifaturacılar Çarşısında. Önceleri buğday işlemiş, şimdilerde ise zamanı işliyor Su Değirmenleri. Mimarların hayran kaldığı Bulak (Mencilis) Mağarasının sarkıtlarında ve dikitlerinde gökkuşağının bütün renklerini bulursunuz. Toprak altında, taşların arasında nefesiniz açılır ve doya doya teneffüs edersiniz havayı. Eski Hükümet Konağında zamana yolculuk yaparsınız ve özenle korunan eserleri seyredersiniz. Zamanı belirleyen bir rehber edasıyla, yağız bir duruşu vardır Saat Kulesinin. Kentin küçük bir maketidir Yörük Köyü. Osmanlı Devletinin tarihi kadar eskidir tarihi. Bütün sakinleri köyün girişindeki ebedi istirahatkâh ta dinlenmeye çekilmişlerdir. Kaymakamlar Müze Evinde Türk toplumunun geçmişini, kültürünü, yaşama biçimini ve bu süreçte kullandığı teknoloji tarihini seyredersiniz. Eski Cezaevinde yudumlarken kahvenizi, gönül gözünüzle duvarlara sinmiş hatıraları okursunuz. Anadolu Saat Kuleleri Minyatürlerini seyrederken, ufacık bir mekânda bir Anadolu yolculuğu yaparsınız. Taşlara işlenmiş ruhuyla, camilerinde huzuru bulur, ibadetlerinizde manevi hazzın zirvesine çıkarsınız. Kuyu Kebabı, Safranbolu Gözlemesi, Cevizli Yayım Makarnası, Etli Yaprak Sarması ve Mantısı (Peruhi) unutamayacağınız tatlarıdır bu şehrin. Derin uykulara daldığınızı zannedersiniz geceleri fakat bu nadide şehri rüyanızda seyre devam edersiniz. Uygarlık türküleri terennüm eden müzeleriyle, tarihe saygı duyanlara zamanın en güzel ikramıdır Safranbolu.      Bin yıllık bir tarihi yaşar, bin yıl devam edecek bir tatlılıkla, heybenize koyduğunuz lokumuyla ayrılırsınız yüzyılların mirasını özenle taşıyan bu şehirden, manevi tadı ruhunuzda, maddi tadı heybenizde olarak.

Share

Şunlar da hoşunuza gidebilir...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir